İş günlerinin getirdiği baskılardan ya da taleplerden hiç bunaldığınız oluyor mu? Çalışırken daha ferah, daha üretken ve daha mutlu hissedebileceğiniz bir ortam yaratmak mümkün müdür? Bunu yapmak için atmanız gereken ilk adım, günün kontrolünün sizde olduğunu ve çalışma deneyiminizi iyileştirmek için yapacağınız birçok şey olduğunu fark etmektir. İş öncesi ve sonrasında yaptıklarımız da çalışırken harcadığımız zaman süresince nasıl hissettiğimiz üzerinde büyük bir etkiye sahiptir.
İşte daha eğlenceli bir işgünü için 17 ipucu:
1. Daha az iş daha çok başarı. Yapacak çok şey varken ferah bir işgünü geçirmek zordur. Bunun yerine 80/20 kuralını uygulamayı öğrenin, gelecek vaat eden ve uzun vadede işe yarayacak projeleri seçin. Her gün başarmak istediğiniz 3 şey belirleyin. Kendinize şu soruyu sorun: Hangi 3 şey beni hedeflerime daha çok yaklaştırır? Sonra da söz konusu projelere odaklanmaya çalışın.
2. Güne gevşetici bir aktiviteyle başlayın. Bu aktivite bir egzersiz olabilir, sevdiğiniz arkadaşınızla bir bardak kahve içmek ya da hafif bir çalışma bile olabilir. Yeteri kadar erken kalkın ki acele etmek zorunda kalmayın. Bu şekilde güne olumlu bir şekilde başlayıp sabahın tadını çıkarabilirsiniz.
3. Bir gün önceden hazırlanın. Bir akşam rutini ertesi gün eğlenceli ve üretken bir vakit sağlayabilir. Ertesi gün gerçekleştireceğiniz 3 önemli görevi listelemek için birkaç dakikanızı ayırırsanız güne aklınızda bir amaçla başlarsınız. Bu ayrıca daha ferah bir gündüz demektir.
4. Uyanınca duş alın. Sabah duş alamamaktansa erken uyanmak iyi bir fikirdir. Bu şekilde rahatlar ve aynı zamanda enerjik hissedersiniz. Yeni bir güne güzel bir başlangıç yapmış olursunuz.
5. Hareket yapın. Sabah uyanır uyanmaz ağır hareketler yapmaya hazır hissetmeyebilirsiniz, ancak birkaç ufak egzersiz hiç de fena bir fikir değil. On beş dakikalık bir kondisyon hareketi bile kan akışınızı hızlandırır ve gevşemenizi sağlar. Bunu
6. Sessizlikten yararlanın. Sabahki işlerinizi hallettikten sonra ortalık biraz sakinleşince işe koyulabilirsiniz. Bazılarınız geceleri ortamın daha sakin olduğunu söyleyebilir, ancak kimileri de gündüz çalışmada daha iyidir. Her iki durumda da dikkat dağıtıcı unsurlar minimum seviyedeyken çalışmayı tercih edin.
7. Çalışma ortamınızı en iyi hale getirin. İster evde, ister ofiste ya da herhangi bir başka yerde çalışın; bulunduğunuz çalışma ortamını önünüzdeki işe odaklanacak şekilde ayarlamaya çalışın. Bu da, işi yapmak için gereken her şeyin elinizin altında olması, gerekli olmayan şeyleri de tutmamanız demektir.
8. Mümkün olduğunda dikkat dağıtıcı unsurları kontrol edin. Hepimiz cep telefonlarına, e-
postalara, anlık mesajlara, vb. 7/24 cevap veremeyiz. Odaklanmanız gerektiğinde fişi çekmekten korkmayın. Konsantrasyonunu kaybetmenize ve bir işten diğerine atlamanıza neden olabilecek her şey sizi yavaşlatacak, veriminizi düşürecek demektir.
9. Kendinize gereğinden fazla yüklenmeyin. Yapmanız gereken çeşitli işlerin hepsini değerlendirin ve durmanız gereken noktaları belirleyin. Kritik olanlarla olmayanlar arasındaki ayrımı yapın. Boşa zaman kaybı olan, esas amacınıza katkı sağlamayan gereksiz işleri ortadan en aza indirgeyin ya da ortadan kaldırın.
10. Programınızı sıkı bir şekilde belirleyin. Telefonlardan ya da angarya işlerden kurtulma yeteneğiniz varsa bunu kullanın. Bir toplantı yerine bir e-postaya veya bir telefon yerine kısa bir mesaja başvurulabiliyor mu? Angarya işler birleştirilebiliyor ya da başkası tarafından yapılabiliyor mu? İyi bir program belirleyerek gereksiz stresi önleyebilirsiniz.
11. Aynı anda birden fazla iş yapmaktan kaçının. Konsantrasyon ve üretkenlik el eledir. Aynı anda birden fazla iş yapmanın bu ikisi üzerinde olumsuz bir etkisi vardır, hatta çalışmaya karşı yaklaşımınızı da kötü etkileyebilir bu. Mümkün oldukça sadece bir şeye odaklanmaya bakın.
12. Odağınızı düzenli olarak değiştirin. Odağı bilinçli bir şekilde değiştirmek sizi daha üretken yapar. Örneğin ortalama 90 dakika sonra yaptığınız şeyi bırakıp ayağa kalkmak, biraz yürümek, esneme hareketleri yapmak, bir bardak su içmek ve başka bir şeye bakmak yararlıdır. Bunu birkaç dakikalığına yapınca yenilenmiş hissedip bir tur daha çalışmaya hazır olacaksınız.
13. Kıymet bilin. İşteki düşüncelerimiz nelere odaklandığımızla yakından ilgilidir. Sürekli olarak sevmediğimiz şeyleri düşünürseniz çalıştığımız gün olumsuz bir deneyimimiz olacaktır. Ancak özellikle de güç bir ekonomik dönem geçirdiğimiz şu zamanlarda işiniz olduğu için mutlu hissederek tamamen farklı bir deneyime sahip olabilirsiniz. Sahip olduklarınızın ne kadar farkında olursanız çalışma günlerini de o kadar seversiniz.
15. Anı yaşayın. Gelecek için endişelenip durmak ya da geçmişi anmak yerine önünüzdeki göreve odaklanmaya çalışın. Yaptığınız işin detaylarına bakın ve fark yaratmaya çalışın. Eğer bir işi başarılı bir şekilde tamamlarsanız bundan büyük memnuniyet duyarsınız. Başarılı olduğunuzu hissedersiniz, o zaman durmayın.
16. Sakin olun. Kimi insanlar işin bütün zevkini kaçıracak şekilde aşırı ciddi dururlar. Hayatınızın büyük bir bölümünü çalışarak geçireceğinizi düşünürsek bu süreçte neden eğlenmeyesiniz ki? Aslında ölüm kalım meselesi olan çok az şey var, bu yüzden baskının sizi ele geçirmesine izin vermeyin. Rahatlayın ve zorluklarla daha sakin bir şekilde baş etmeye çalışın. Bu şekilde strese kapılmadan işinizi yapabilirsiniz.
17. Aralıksız çalışma mantığından uzak durun. İş, hayatlarımızın bir parçası olabilir; ancak bütün hayatımız demek değildir. İşinizin meyvelerini yiyemedikçe sürekli çalışmanın ne anlamı kalır? “Ara verecek zamanım yok” tuzağına düşmeyin. Arkadaşlarınızla ve ailenizle sevdiğiniz şeyler yaparak vakit geçirin. Tatil zamanı geliyorsa bunu değerlendirin. Önceden hiç gitmediğinizi ama hep gitmeyi hayal ettiğiniz bir yer varsa örneğin oraya gidin! Ve her şeyden önce dengenin hayatın her yönünü dolu dolu yaşamadaki anahtar olduğunu unutmayın.